29 Ağustos 2011 Pazartesi

ÜZÜLME ...

"Üzülme... Bir yandan korku bir yandan ümidin varsa iki kanatlı olursun, tek kanatla uçulmaz zaten. Sopayla kilime vuranın gayesi kilimi dövmek değil, Kilimin tozunu almaktır. Allah sana sıkıntı vermekle tozunu, kirini alır. Niye kederlenirsin? Taş taşlıktan geçmedikçe parmaklara yüzük olamaz. Yüzük olmak dileyen taş, ezilmeyi yontulmayı göze almalıdır..!"
Mevlana

22 Ağustos 2011 Pazartesi

İTİRAF

İTİRAF.COM'DAN ALINTIDIR

***3 yaşındaki kızım göbeğime tık tık yapıp kardeşine sesleniyor;  
 "Geyebiyiy miyim?"

***3 yaşındaki miniğim evden çıkarken yanımıza aldıklarımızı sayıyor. "Çantanı aldın mı anne, telefonunu aldın mı anne, göbeğini aldın mı anne?" Anladım ki rejim zamanı gelmiş.

***Gittiğimiz ramazan eğlencesinde; "Tuvaletim geldi, uykum var, haydi eve gidelim" diye sızlanan ben, "Tamam anne, program bitsin gideceğiz işte" diyen benim canım kızım olur.

***5 yaşındaki yeğenimle doktorculuk oynuyoruz. Ben doktorum, o da yaşlı, hasta kadın. Yaşından sebeple kulağına bağıra bağıra soruyorum: "Teyze tansiyonun var mı?" "Var", "Şeker var mı?", "Yediiim!" Afiyet olsun şekerim.

15 Ağustos 2011 Pazartesi

10 Ağustos 2011 Çarşamba

KARIŞMAYIN BENDE ASKERE GİDİCEM !!!

Hani benim malum şahsına münhasır bir annem varya sık sık bahsettiğim :) Facebook canavarı ve şifre olayı .
İşte benim o annem olaya son noktayı koymuş bulunmakta 1 haftadır.Erkek annelerinin neleri göze alıp nerelere gidebileceğinin en güzel örneğini sergiledi :) Kardeşim bu sene mezun oldu ve askere gidecek 2-3 gün sonra.Annemle konuşurken telefonda bir noktadan sonra anneme yorum yapmamın benim ruh sağlığımın selameti açısından pek sağlıklı olmayacağı konusunda karar vermiş bulunmaktayım.Neden mi ? Şundan dolayı :

***Anne nasılsın ?
***İdare eder...
***Neden ne oldu ?
***Ne demek ne oldu ? oğlum askere gidiyor.
***Anne dünyanın sonu değil bu.Hayırlısıyla gidip gelecek.Abartma tek senin evladın gitmiyor
***Öyle tabi.Sağlıkla inşallah gidip gelsin
***Sen nasılsın annem ?
***Elçin ?
***Efendim anne ?
***Ben karar verdim.Bende oğlumla askere gidicem
!!??!!?  ( Burda anladım ki annem beni dinlememiş bile .Kafası başka yerde )
***Senin ne işin var anne orda ?
***Halla halla ne demek ne işim var canım ? Oğlum değil mi o benim .Gidip bakıcam nerede yatıracaklar oğlumu .Yatağına , yattığı odaya gidip bir bakayım.Ne yemek verecekler bilmiyorum.Gidip hiç olmazsa bir kaç çeşit yemek yapayım ona orda mutfakta.Ne yağ kullanıyorlar belli değil.Ordaki yavrularda yer özlemişlerdir annelerinin yemeklerini.Onlar gündüz yoruluyorlar yazık.Ben gündüz yemeklerini yapar ,yataklarını toplarım.Banyolarıda temizlemek lazım olmaz öyle.Evet evet en iyisi benimde gitmem oraya .Hem gözümün önünde olur !

Ben bunları ağzım açık bir şekilde şoklarda dinlerken annem ^^ Hadi benim işim var kapat sonra konuşuruz.Karışmayın ben gidicem ^^ diyerek kapattı.

Eğer hafta sonu ana haber bültenlerinin birinde oğlunu askere yollarken nizamiyenin önünde bende giricem diye erkek anneliğinin  geldiği en güzide örneğini ! sergileyen bir annenin haberini izlerseniz tanımamazlıktan gelebilirsiniz .O benim annem :)

Karışmayın annem askere gidiyor !

  

9 Ağustos 2011 Salı

BİLMEK İSTEMİYORUM !

Geçinmek için ne yaptığın beni ilgilendirmiyor
Neyi özlediğini,
Kalbinin arzuladığı şeye kavuşmanın hayalini kurmaya cesaret edip edemediğini bilmek istiyorum

Kaç yaşında olduğun beni ilgilendirmiyor
Aşk için, hayallerin için, yaşıyor olma serüveni için
Bir aptal gibi görünme riskini göze alıp almayacağını bilmek istiyorum

Ay'ının etrafında hangi gezegenlerin döndüğü beni ilgilendirmiyor
Kederinin merkezine dokunup dokunmadığını, hayatın ihanetlerince açılıp açılmadığın, daha fazla acı korkusundan kapanıp kapanmadığını bilmek istiyorum

Saklamaya, azaltmaya ya da düzeltmeye çalışmadan benim ya da kendi acınla oturup oturamayacağını bilmek istiyorum

Benim ya da kendi neşenle olup olamayacağını, insan olmanın sınırlılığını hatırlamadan, bizi dikkatli ve gerçekçi olmamız için uyarmadan çılgınca dans edip coşkunun seni parmak uçlarına kadar doldurmasına izin verip vermeyeceğini bilmek istiyorum

Bana anlattığın hikayenin doğru olup olmaması beni ilgilendirmiyor
Kendi kendine dürüst olmak için bir başkasını hayal kırıklığına uğratıp uğratamayacağını; ihanetin suçlamasına dayanıp, kendi ruhuna ihanet edip etmeyeceğini bilmek istiyorum

Güvenebilir ve güvenilebilir olup olamayacağını bilmek istiyorum
Her gün sevimli olmasa da güzelliği görüp göremeyeceğini bilmek istiyorum
Benim ve kendi hatalarınla yaşayıp yaşayamayacağını;
Bir gölün kenarında durup gümüş Ay'a "EVET!" diye bağırıp bağırmayacağını bilmek istiyorum

Nerede yaşadığın ya da ne kadar paran olduğun beni ilgilendirmiyor
Keder ve umutsuzlukla geçen bir gecenin ardından, yorgun, bitap da olsan,
çocuklar için yapılması gerekenleri yapıp yapmayacağını bilmek istiyorum
Kim olduğun, buraya nasıl geldiğin beni ilgilendirmiyor
Çekinmeden benimle ateşin ortasında durup durmayacağını bilmek istiyorum

Nerede, kiminle, ne okuduğun beni ilgilendirmiyor
Diğer her şey bittiğinde seni ayakta tutan şeyin ne olduğunu bilmek istiyorum

Kendinle yalnız kalıp kalamadığını, ve o boş anlarda sana arkadaşlık eden kendini gerçekten sevip sevmediğini bilmek istiyorum..

Oriah Mountain Dreamer
(Kanadalı Bir Kızılderili.)

8 Ağustos 2011 Pazartesi

ÖKÜZLÜĞÜN ALEMİ YOK !

***ALINTIDIR

Ormanın birinde Aslanlar toplanmış. "yahu" demişler, "hesapta kralız açlıktan öleceğiz birader ....
Maymuna saldırsak, ağaca kaçıyor;
Fillere saldırsak, fazla büyük...
Ceylanlar hızlı, yetişemiyoruz; kuşa dalsak, uçuyor,
Ee balık yakalayacak halimiz de yok...
N'aapsak? "

Bir tanesi "en iyisi, öküzlere saldıralım" demiş,
"iri yarı görünüyorlar ama ne pençeleri var, ne dişleri diş... Tam dişimize göre!"

Olur mu? Olur.

Hücum!

Ama evdeki hesap çarşıya uymamış;

Öküz, öyle yabana atılacak hayvan değilmiş meğer...

organize oluyorlar, topluca savunma yapıyorlar, püskürtüyorlarmış.
Aslanlar aç bilaç.
N'aapsak, n'aapsak?"tilkiye danışalım" demişler.
Tilki "kolay" demiş,
"beni, öküzlerin yaşadığı zengin otlakların prensi yapın, işinizi halledeyim..."

Kabul etmişler.

Tilki, elinde beyaz bayrakla öküzlere gitmiş,
"saygıdeğer öküzler" demiş,
"aslında aslanlar uysaldır, sizi de çok seviyorlar...
Ama; Şu aranızdaki sarı öküz var ya, sarı öküz, işte sorun o...
Görünce tahrik oluyorlar, canları çekiyor, verin şu sarı öküzü,
Kurtulun kardeşim, huzur içinde yaşayın! "

Öküz heyeti düşünmüş taşınmış,

"bana dokunmayan yılan bin yaşasın" Mantığıyla,

verivermişler sarı öküzü...

Aslanlar da afiyetle yemiş.

Bir gün, iki gün ....

Tilki gene gelmiş.
"bakın gördüğünüz gibi, saldırılar kesildi, mutlu mutlu yaşıyorsunuz" demiş
Ve eklemiş:
"ama şu var ya benekli öküz, benekli öküz,
O burada olduğu sürece size rahat yüzü yok arkadaş,
Canları çekiyor, verin, kurtulun!"

Öküz heyeti düşünmüş,

"otlağın selameti için"

Teslim etmiş benekli öküzü...

Üç gün, dört gün...

Tilki gene gelmiş.

Kuyruğu uzun olanı...

Burnu beyaz olanı...

Tombul olanı...

Tek tek alıp, gitmiş.

Otlak seyrelmiş.

Semirmiş aslanlar.

Günlerden bir gün... Artık tilki gelmemiş!

Gerek kalmamış çünkü.

Doğrudan aslan gelmiş.

"hanginizi istiyorsam,

Canım hanginizi çekiyorsa, onu vereceksiniz,

Adamı hasta etmeyin" demiş.

Otların arasında tir tir titreyen, tek tük kalmış öküzler,

"keşke sarı öküzü vermeseydik" demiş ama iş işten geçmiş.

* * * *

İşte Öküzlük böyle bir şeydir...

* * * *

Bu hikaye sebebiyle,dünyaca ünlü alman şair ve tiyatro yazarı Bertolt Brecht akla geliyor...

Bir şiirinde aynen şunları yazmıştı:

"Naziler önce komünistleri tutukladılar;

Komünist değilim diye ses çıkarmadım.

Sonra Yahudileri tutukladılar,

Yahudi değilim dedim, sesimi çıkarmadım.

Sosyal demokratları tutukladılar,

Savunmak bana mı kaldı dedim, sesimi çıkarmadım.

Sıra bana geldiğinde;

Etrafta tutuklanmama ses çıkaracak kimse kalmamıştı!"

***

Şimdi bakın çevrenize.

Çevrenizde ses çıkartacak kimse kaldı mı?

Umarım sıra size gelmez !!!

















































2 Ağustos 2011 Salı

BU NASIL BİR TÜR DANS !

   
Hani dün bahsetmiştim bizim aşanşöyy tombalaktan :)

Bizimki yıl sonu gösterisinde gene farkını ortaya koymuş .Herkes gayet uslu olayı icra etmekle meşgulken daha 1 dk bile dolmadan bizimki dayanamayıp kendini ortaya atıp daha nasıl bir tür olduğunu çözemediğimiz dansını yapmaya başlıyor.Arkadan duyacağınız annesinin artık bir noktadan sonra kendini olayın akışına bıraktığı gülme sesleri :)   

O nasıl bir harekettir...o nasıl bir kol hareketleridir...adamın umrunda değil etrafında ne olup ne bitiyor.
İşini büyük bir ciddiyetle ! icra edip yine aynı ciddietini muhafaza edip sahneden ayrılıyor :)                                                        

1 Ağustos 2011 Pazartesi

DÜZ MANTIK !

Hani geçen sene bu zamanlar iki minik yakışıklıyla geçen 2 günden bahsetmiştim
İşte o yakışıklılardan küçük tombalak olanı tam bir ekol ...
Kendine has tavırları,kimseyi takmadan yaşaması ,anaokulunda gözbebeği olduğunun farkındalığı ile egonun tavan yapması ...
Bu tombik kuzu annesiyle dışarı çıkacakmış.Annesi giydirmiş ^^Hadi asansörü çağır gidelim ^^demiş .Annesi o anda kendi üstünü giyerken bizimki kapıyı açıyor ,asansörün oraya gidiyor ve diyorki

- Aşanşöyyyyy delebiliy mişinnnn ?

:) bunu duydum çok güldüm .Çünkü tahmin edebiliyorum bunu söylerken o suratının dudaklarının halini

Tabi asansör gelmiyor ve bizimki bu duruma çok bozuluyor.Gidip annesine dert yanıyor

-Anne aşanşöyyy delmiyooo anne delmiyooo

Ama çocuk haklı anne asansörü çağır dedi.Tuşa bas demedi .Benim kuzucum ne yapsın :)

Çocukların bu düz mantığına bayılıyorum