30 Aralık 2009 Çarşamba

TUĞLA ...

Genç bir iş adamı lüks arabasıyla giderken arabasına bir tuğla fırlatılır. Çok sinirlenerek iner arabadan Karşısında küçük bir çocuk vardır-Neden yaptın bunu der adam çocuğa. Neden?
Bu yeni bir araba ve atmış olduğun bu tuğla bana çok pahalıya mal olacakÇocuk yalvararak cevap verir:
Lütfen efendim çok üzgünüm ama başka ne yapacağımı bilmiyordum
Eğer o tuğlayı fırlatmasaydım kimse durmazdı Park edilmiş arabanın arkasını işaret ederken, çocuğun gözyaşları çenesinden süzülüyordu-Kardeşim kaldırımın kenarından yuvarlandı ve tekerlekli sandelyesinden düştü. Ben onu kaldıramıyorum. Lütfen onu tekerlekli sandalyesine oturtmam için bana yardım eder misiniz? Benim için çok ağır bu durumdan çok etkilenen iş adamı çocuğa yardım etti.
Yerdeki genci kaldırarak tekerlekli sandalyeye geri oturttu. Mendiliyle yaralarını kontrol etti ve ciddi bir yarası olup olmadığına baktıKüçük çocuk genç yöneticiye dönerek Teşekkür ederim efendim. Tanrı sizden razı olsun dedi. Adam küçük çocukla ağabeyini kaldırımdan evine doğru götürmesini izledi.Ve arabasına döndü.Genç işadamı kapıyı hiç tamir ettirmedi. Kapıda oluşan çöküğü, hayatını, birisinin kendine tuğla atmasını gerektirecek kadar hızlı yaşamaması gerektiğini hatırlatması için öylece bıraktı. Tanrı ruhunuza fısıldar ve kalbinize konuşur.Bazen dinleyecek kadar zamanınınız olmadığında ise ,size bir tuğla fırlatır.İster fısıltıyı ,ister tuğlayı dinleyin.Tercihi siz yapın..

2 yorum:

NEFİSE dedi ki...

Ne güzel bir hikaye...düşündürücü, anlamlı,uyarıcı.Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az demişler.. Anlayanlardan oluruz inşallah...

Özlem dedi ki...

çok anlamlı bir yazı...