30 Ağustos 2010 Pazartesi

KAYBEDECEĞİM HİÇ BİR ŞEY OLMAZ !

Ben yaşadıklarımın hiçbirini unutmam.
Ama evet !Yeri gelir susarım.
Canımı çok yakan şeyler olur ama yinede susarım,tükenirim.
Buna izin de veririm aslında.
Salaklığımdan mı ? Hayır!
Ben kimseye GİT de demem,diyemem.
O kişi vazgeçilmez olduğundan mı? Hayır.
Ona o kadar şeye rağmen,o kadar değer veririm ki,
Hergün yaptıklarına utansın diye.
Ama bir gün öyle bir giderim ki;Kaybedeceğim hiç bir şey olmaz!
SUNAY AKIN

27 Ağustos 2010 Cuma

YOL !

^^Ne kalana git ne gidene kal ; kalacak olan yerini gidecek olan yolunu belirlemiştir zaten ^^

26 Ağustos 2010 Perşembe

ÖMRÜMCE HEP ADIM ADIM ...


Ömrümce hep adım adım
Heryerde seni aradım
Ben kalbimden başka yerde
İnan seni bulamadım

Kenarlarda köşelerde
Kadehlerde şişelerde
Ben kalbimden başka yerde
İnan seni bulamadım

24 Ağustos 2010 Salı

23 Ağustos 2010 Pazartesi

ANLAMIYORUM !

HINCAL ULUÇ UN BİR YAZISI...

ANLAMIYORUM

Ortaköy'de oturuyoruz bir arkadaşımla... "Anlayamıyorum, Hıncal" dedi..
"Anlayamıyorum, beni gerçekten sevip sevmediğini.." Yüzüne baktım..
anlattı... "Bir aradayken öyle iyiyiz ki.. Öyle yakın,Öyle candan, öyle
sevgi dolu ki bana karsı... Sokulusu, dokunuşu, bakisi...Hani vücut dili diye
bir şey varsa, bu kız her hali ile beni sevdiğini haykırıyor adeta. Zaten,
diliyle de söylüyor, sık sık çok sevdiğini..."
"Sorun ne öyleyse" der gibi baktım, bir daha gözlerinin ta içine..
"Sorun var mi, onu da bilmiyorum ya... içimden bir ses, bu iste bir
eksiklik olduğunu söylüyor bana hep... Geçen gün birden ne fark ettim bilirmisin?"
Sustu bir an... düşünürken, birden farkına vardım ki, buluşmak için bütün
teşebbüsler benden geliyor. Ben arayıp bir yere davet etmesem, günlerce
birbirimizi görmüyoruz.Beni görmek, benimle buluşmak için ondan hiç çaba
yok. "Söylemekte tereddüt ettiği şey isin en can alici noktasıydı oysa...
"Seviyor mu, sevmiyor mu?" diye papatya falı bakmayı bir yana
bırakırsanız, sorunun çözümünü en gerçekçi verecek formüldü bu. Sevginin bir tek amacı
vardır. Birlikte olmak...Birlikte gidilen yerlerin, birlikte yapılan
şeylerin hepsi araçtır.. Gerçek sevginin en sağlıklı, en doğru ölçeğidir
bu... Bir arada olma isteği...Nerede, nasıl olduğu, hiç önemli olmaksızın.

Dostuma, yıllar önce aniden biten bir ilişkimi anlattım.Sinemaya gidelim
demiştim, üniversite yıllarında büyük aşkıma...
o da beni seviyordu ya...Yani ikimizde öyle sanıyorduk... filmi sordu...
Söyledim...Beğenmedi... Benimle buluşmaktan vazgeçti, filmi beğenmediği
için...O zaman anladım ki, sevdiği şey ben değilim... Benim ona
sunduklarım...Benimle buluşmasını istiyorsam, onun hoşuna gidecek bir şey
bulmak zorundaydım, her defasında. Ben amaç değil, araçtım.Amaç, benim
sunduklarımdı. Hayır, bunun adi sevgi değildi...

Benim için zor bir karardı, ama verdim ve bitirdim. "Her şey çok iyi
gidiyordu, ne yaptım da onu kirdim, suçum ne bir bilsem," demiş ortak
dostlarımıza. Anlatmadım bile. Anlatsam da anlayamazdı, biliyordum.Kaç yıl
geçti aradan. İddia ederim, hala anlamış değildir niye bittiğini.Aslinda,
"Bitti" yanlış bir deyiş... Hiç başlamamış ki meğer... Öyle sanmışız..
Gerçek sevginin tek ölçeğidir bu, bir arada olma isteği...
Seven, gerçekten, yürekten seven, bir arada
olabilmek için mucizeler yaratır. Bütün öncelikleri sevgilisine tanır...

Sizi gerçekten seviyor mu? Ya da siz onu gerçekten seviyor musunuz? Kendi
duygularınızdan emin değilseniz ya da onun duygularından şüphedeyseniz...
Dikkatle bakin... Dikkatle izleyin... Dikkatle gözleyin... Onunla
buluşmak, onunla bir arada olmak için neler yaptığınıza, yapabildiğinize bakin...
Onun sizinle bir arada olmak için gösterdiği çabaları değerlendirin...

Hıncal Uluç

21 Ağustos 2010 Cumartesi

DENİZBANK'IN YAPTIĞINA BAKIN!!!!!

Bugün bir bloğda bir olay okudum ...hem çok üzüldüm hemde herkesin bu konuda bir kez daha dikkatli olması için bloğumda linkini vermeye karar verdim...Bakın bir bilgisayar alınırken taksit yapılması nasıl sonuçlanmış ...Yazı İÇİN

19 Ağustos 2010 Perşembe

BİR KEZ DAHA OLUR MU ? !


Hani insan , şartlar ne olursa olsun , elindeki kağıtlarda sonuçlar ne yazarsa yazsın inanmak ister ya ^^ Her şey yolunda gidecek...canın acımayacak...bu sefer diğerlerinden daha da zor olsa işim bugün mutlu çıkmak istiyorum o doktor odasından...hayatta ne geçmiyor ki elçin ...acı aşk sevgi...bu hayatta hiç bir şey baki değil...o yüzden sen yüreğini ferah tut elçin ^^ ...işte bu sözler dudaklarımda ruhum boşlukta hiç bir şeyin farkında olmamak ister gibi...kalbim aynı yukardaki resim gibi yarısı bulutlu yarısı güneşli olması için mücadele içinde bugüne hazır ! bir kez daha olur mu güzel haberlerle geri dönmek ...

18 Ağustos 2010 Çarşamba

AYRILIĞI SEÇTİN Mİ ?


"Ayrılığı seçtin mi her şeyi götüreceksin yanında. Geriye hiç bir şey kalmayacak. Söylenmemiş sözler kalmamalı bıraktığın yerde.. Ki ben en çok onları duydum...
Gittin mi adamakıllı gideceksin. Hiç bir özlem kalmamalı dönüşleri emziren... Demem o ki, döneceksin gibi gitmeyeceksin. Büyük git gideceksen, uçsuz bucaksız,... dursuz duraksız git... Telefonun numaraları sesime düşmemeli, yolların yoluma değmemeli... Hiç bir anıya, hiç bir dizeye, hiç bir şarkıya yenilmemeli ayrılık. Şiirler okununca unutulmalı, hasret dokununca uyutulmalı... Gece inmişken ayak parmaklarına kadar yahut gün doğarken, yatağının diğer yastığındaki boşluk tecavüz ederken gözlerine, ne bileyim tek başına yiyeceğin sofrana iki kişilik servis açtığında susacaksın, duracaksın... Gitmenin hakkını vereceksin... Ayrılık gurur duymalı seninle. Gidersen, sözün ayaklarına geçiyorsa, ayakların yakınımdan geçmeyecek... Ayrılığı seçtin mi büyük olacak ayrılık!
Ayrılığı seçtin mi?.."

KAHRAMAN TAZEOĞLU - ARAZ

16 Ağustos 2010 Pazartesi

SİZE YABANCI GELDİ Mİ BU HASTANE !

Sabah bir haber okudum ve geçen sene tam bu zamanlarda yaşamaya başladıklarım aklıma geldi...Bilen biliyor onkoloji servisinde yatan çocuklar için sizlerle birlikte neler yaptığımızı ...ama bu haber ile o hastanenin halini görmüş biri olarak canım çok acıdı ve gene bu sıcaklarda o yavruların o odalarda nasıl yaşadıklarını düşününce boğazım düğümlendi ...bu nasıl bir vicdan ...insanlar gece yatağa yattıkları zaman kendi kendilerine kaldıklarında hiç mi vicdanları sızlamıyor ! insanlığını sorgulamıyor mu !

12 Ağustos 2010 Perşembe

10 Ağustos 2010 Salı

İKİ MİNİK YAKIŞIKLI İLE GEÇEN 2 GÜN :)

Yeğenim geçen hafta 2 tane kuzucuğu ile İstanbul a geldi.Yiğit ve Yağız dünya tatlısı , güleryüzlü , sakin çocuklar... Özellikle küçük olan Yağız sessiz sedasız evi karıştırma konusunda uzman :)
Babaları o sıcakta onlarıda götürmedi diye hüzünlü ve ağlamaklı gözlerle balkondan babalarının gidişini izlerken :)


O sıcakta artık bayıldı yavrum.Uykusunda emzik dikkatle tutuldu bir yere kaçmasın diye :)


Uykudan sonra abisi ile evlerinin olduğu sitenin içinde oyun parkına gittik.Ve Yağız merdiven delisi olarak ne yapacağını şaşırdı :) tabi anneside onu merdiven indirip çıkarmaktan şaşırdı :)

Bu ördeklerde nerde kaldı yahu der gibi bakıyor tombikim :)




7 Ağustos 2010 Cumartesi

OLMUYORSA ZORLAMAYACAKSIN !

Olsun istersin…
Hatta olsun diye yapılması gerekenden daha da fazla üstelersin.
Aşktır ; değer verirsin, ödün verirsin, sevgiden de öte saygı gösterirsin, olmayacak kaç şey varsa bir araya bile getirirsin…
Bakarsın, ne anlattığını anlayabilmiş (?) ne de çözüm için bi’şeyler yapma gayretinde.
İştir ; sabahlarsın, “olsun” diye ailenden çaldığın zamanı oraya verirsin…
Dosttur ; hayatta kimseyi dinlemediğin kadar dinler, kendine ayırmadığın onca şeyi “O’na” ayırmaya çalışırsın…
Sonra olayın içinden kendini çıkartır şöyle karşıdan yaptıklarına bir bakarsın… Bakarsın ki her şey başladığın gibi!
Olmuyorsa, olmuyordur!

Gönlün rahat mı?
Elinden geleni yaptın mı?
Cidden olmuyorsa zorlamayacaksın…
CAN YÜCEL

5 Ağustos 2010 Perşembe