23 Şubat 2010 Salı

KÜRKÇÜ VE TİLKİ !

Kürkçü mü olmak zordur; her gittiğinde geri dönecek olan tilkiyi bekleyen.... tilki mi olmak zordur; her gidişinde aynı yere dönecek olan.. Kürkçü mü daha karaktersizdir; her gelişinde tilkiyi affeden?
yoksa tilki midir karaktersiz olan her gidişin sonunda aynı adrese döneceğini bile bile giden !!!!!!......
***Alıntıdır

HER ŞEY ÜST ÜSTE GELİRSE...

****Bir daha yorum mu ? Asla yazıma gelen yorumlar ve mailler beni bu konuda bir kez daha düşünmeye sevk etti.Özellikle hiç tanımadığım , bloğlarını bilmediğim ,benim bir anne bloğuna yazdığım yorumum içinde yer alan linklerden yararlanan ve bunun için bana teşekkür eden ayrıca benim bu yorumlarımdan çok faydalandıklarını bir kişi yüzünden kırılmamam,üzülmemem gerektiğini yazan bazı bloğcu annelerin maillerinden sonra sadece bazı kişilere yorum yazmaya karar verdim.Egoları ile sorunu olmayan ,edilen bir kelimenin nerelere kadar gidebileceğini hesaplama yeteneğine sahip ve tanınmış bir bloğcu olmak demek her şeyi söyleme haddini vermediğini bilen annelere yazmaya karar verdim ! ...Öncelikle onlara çok teşekkür ederim.Büyük moral oldu benim için.Yüzünü görmediğin , sesini duymadığın sadece 1 yorum ile benim bloğumu gören ve benim önerdiğim kitapları hemen eşine sipariş veren duyarlı , hassas ve kullanması gereken her kelimeyi özenle seçen anneler olduğunu görmek benim için bu zor dönemden geçerken büyük moral oldu ...Hepinize teşekkür ederim desteğiniz ,mailleriniz ve telefonda desteğiniz için
****Geçen hafta babam bendeydi.Hani bu yazımda bahsettiğim :) Yarın annem geliyor.Hani anneler gününde yazdığım ( ben bu yazımda çok duygusal bir yazı yazmışım.annemden gelen tepki '' hadi ordan siz beni kandırıyorsunuz.veriyorsunuz coşkuyu sonra olan gene bana oluyor :) diyen annem ) bu yazımda ve bu yazımda bahsettiğim facebook canavarı annem :) Artık bu sefer ne maceralar yaşarız bilemem.Sanırım 1 hafta kalacak.Babamın gelme ihtimalide var artık neler yaşanır bilemem.Allah yardımcım olsun :) Amin
***Tam 1 sene oldu .O kötü haberi alalı..Ama bana bu haberi bile unutturacak kadar canımı yakacak , öğrendiğim sağlık sorunundan çok daha fazla acıtacak beni zaman zaman yıkacak aptal yerine konduğumu öğrendiğim haberi alalı ...
Zaman fiziksel acıları unutturuyor.Ama ruhunun acıları geçmiyor .Azaldığını sanıyorsun ama bir bakıyorsun her şey aynı tazelikte duruyor.Bunu hak edecek ne yaptım diye soruyorsun kendine ...bugün tam 1 sene oldu...canım acıyalı , hiç düşünmeden pervasızca edilen kelimelerden sağlığımı 2 kere tehlikeye sokalı , benimde insan olduğum duygularımın olabileceği unutulup ,düşünmeden bencilce sözler edileli ve başkalarına maddi çıkarlarla ruhunu satan asla nokta kadar verilen değere saygıya değmeyecek insana üzüleli ...Ruhunu 3 kuruşa satana üzülmek ne büyük aptallık aslında !

17 Şubat 2010 Çarşamba

BİR DAHA YORUM MU ? ASLA !

bir daha yorum mu ? asla

2 yıldır bloğ dünyasının içindeyim.

bir çok şey paylaştım iyi kötü.bir çok değerli arkadaşım oldu.hatta bazıları ile dostluğumuzu bile paylaşıyoruz

her zaman elimden geldiğince herkese yardımcı olmaya çalıştım..her konuda

ve çocuklar benim için her zaman hayatımda en zayıf noktam ve en önemli noktam oldu

bunu bana yakın olan kişiler çok iyi bilir ..neler yaptığımı , ufacık yavruların yüzünde sırf 5 dk, bırak gülümsemeyi hafif bir tebessüm yaratabilmek için nasıl çırpındığımı...

her zaman benim için özel olan bazı çocuk bloğlarını her bir kelimesini dikkatle okuyup eğer bununla ilgili yardımcı olabileceğim doğru insanları veya doğru adresleri biliyorsam en ufak art niye gözetmeksizin paylaştığımı beni tanıyanlar bilir...

ama benim için bu iş bitmiştir...hiç hak etmediğim kelimelerle ve aklımın köşesinden en ufak bir şekilde geçmesi imkansız olan ama sanki benim yorum yazdığım yavru ile ilgili bazı şeyleri ima ettiğim yönünde yazılan bir mesajdan sonra bir daha asla kimseye yorum yazmamaya karar verdim ....

ayrıca yorum yazdığım annelerinden hiç birinden 2 yıldır en ufak dahi olsa olumsuz bir cevap almamışken hatta bazılarından defalarca teşekkür telefonu veya mail almışsam dünden beri düşünüyorum yanlış nerde ? ve kimde diye

bir konu üzerinde başkalarıda öneri sunarken eğer sadece benim yazdığım ve konuyla ilgili çok doğru bir adresle ilgili yorumumdan dolayı kırıcı sözler okuyorsam demekki gerçekten bazı şeyler boş..hemde çok boş !

bazı şeyleri söylemek bazı kelimelerin ağızdan çıkması bu kadar kolay olmamalı...

çok kırgınım çok..asla hak etmedim.hemde ben bu kadar hassas davranırken çocuklar için

benim için bu iş bitmiştir

16 Şubat 2010 Salı

11 Şubat 2010 Perşembe

GİDİP GELİCEM ...

Şimdi sıra bu maceralı ve müthiş sinir harbi ile geçen tahlil maratonuna son noktayı koymakta tüm sonuçları kendi dr uma gösterip ...Çünkü bu sonuçlara göre tedavi yöntemine karar verecek .Artık bu seferde bana o elçin başka tahliller gerekiyor bazı değerlerin iyi değil derse ve benden uzunca bir süre ses çıkmazsa bilin ki ben kendimi pencereden aşağı attım !
boynuma ağırlık bağlamama zaten gerek yok çabuk aşağı düşmek için ... çünkü doğal olarak allah vergisi ağırlık bende fazlası ile mevcut olduğu için gerek yok
Ben son kez ( umarım ) bir dr a gidip gelicem ...
Güzel haberlerle dönerim umarım

10 Şubat 2010 Çarşamba

BİR DAHA YEDİTEPE ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ Mİ ? PEK SANMAM ...

Dün kan sonuçlarımı ve benden istediği ultrason sonucunu göstermek için yeditepe üniversitesi hastanesinde ki o prof !! a götürdüm.Aslında hiç istemeyerek gittim bir önceki hoş olmayan bu yazımda bahsettiğim görüşmeden sonra ama bir kan sonucunu ondan almam gerekiyordu.Aslında sonradan öğrendim ondan almasamda olurmuş ...
İçeri girdim kan sonuçlarını önüne koydum.Sonuçlarda bir şey yokmuş.Sonra dedim ki '' buyrun benden ayrıca istediğiniz ultrason sonucu'' Bana dediği aynen cevap şu
'' ultrason sonucu mu ? kim istedi bunu '' nasıl yani ya ??!!!???
bana aynen bunu dedi.ben gene şokk...yüzüne baktım şaka mı bu diye ! ama gayet ciddi bana soruyordu.ben ilk sakin kalmaya çalıştım ve '' bunu siz istediniz benden hatırlamıyormusunuz '' dedim..bir anda hatırladı '' aa doğru dalağınızda ağrı vardı onun için istemiştim''
ama ben hala suratına bakmaya devam ediyordum sert bir biçimde.ve o anda döndü bana '' e ne oldu ? neden bakıyorsunuz ?olabilir hatırlamayablirim.her şeyi hatırlayamam ki ben her zaman dedi !!!!!!!''
bende'' kusura bakmayın ama elbette bakarım.benden istediğiniz tahlili bile hatırlamıyorsunuz !!''
ne var canım bunda insanım hatırlamayabilirim dedi hala bana çok rahat bir biçimde ...ne bir özür nede başka telafi edecek bi söz ...hiç çaba göstermeden birde üste çıkmaya çalıştı.benden ilk sonuçları gösterirken eski sonuçlarınızın kötü çıktığını kim söylemişti size diye soru.bende dahiliye ve jinekoloğum dedim.görmek istermisiniz dedim o sonuçları dedim evet dedi ....
ama bu ultrason sonuçlarından dolayı sinirlendi çok ve eski sonuçları vereyim mi diye tekrar sorunca hayır gerek yok.sonuçlarda bir şey yok gayet iyisiniz sadece böbreklerinizle ilgili uzmana gitmeniz lazım dedi ukala bir biçimde ...gene sakin davranıp ayağa kalktım teşekkür ettim ve o sinirle çıkıp direk hastanen nin baş hekiminin odasının önünde buldum kendimi.baş hekim bir toplantıdaymış ve 1 saat sonra çıkacağı için isterseniz bekleyin yada isterseniz sorumlu müdürümüzü arayalım onunla konuşun dediler kibar bir şekilde...tamam lütfen ararmısınız dedim..ama o anda müdür yardımcısı var dediler ..ben asla olmaz müdürü rica ediyorum dedim.o kadar sinirlendim ki o prof !!! a içimin soğuması gerekiyordu anlatıp...
bir baktım halkla ilişkilerden sorumlu müdür hülya hanım ve müdür yardımcısı tuğba hanım birlikte geldiler.o dr la yaşadığım her şeyi baştan sona anlattım ama kendimi tutarak ...çünkü çok gergindim.her ikiside çok büyük bir dikkat ve saygılı bir biçimde sonuna kadar dinleyip gerekli notları aldılar...kendilerie çok teşekkür ediyorum burdan bir kez daha .ve kendilerine şunu dedim '' bir insanın prof olması ona öncelik asla sağlamaz .ve bir prof siz güvenmiyorsunuz bana diyorsa benim için zaten bitmiştir.bu onun aslında asla kendine güvenmediğini gösterir.3 tane değişik branşlarda hocaların ortak dediği sonuçlarım için bana dönüp o kadar da tehlike sınırında değilki diyorsa , benden istediği ultrasonun bile farkında değilse - ki ben içeri girdiğimde ekranda benimle ilgili bilgileri ve istediklerini okumadığını gösterir bu ! - büyük bir saygısızlık içinde ne var bunda ! diyorsa o dr a asla ama asla güvenmem .kusura bakmayın ama benim için bu hastane bitmiştir .belki sizin için bunun bir önemi olmayabilir 1 hasta kayıp...ama çevremde bunu herkesle paylaştım ve paylaşmaya devam edeceğim bu hastaneyi tercih etmemeleri için dedim...
hülya hanım ve tuğba hanım bu şikayetin kendileri için çok önemli olduğunu , 1 hastanın şikayetinin bile büyük bir dikkat ve özenle değerlendirildiğini ,benim bu yaşadığım ciddi sorunun rapor halinde baş hekimliğe sunulacağını ve bu raporun dr un dosyasında hep yer alacağını , mevki değişikliği veya kendisi ile ilgili her kararda bununda göz önünde tutulacağını söylediler.
İkisine ne kadar teşekkür etsem azdır. o üzüntüyle beni çok büyük sabır ve güleryüzle dinlediler.Çok ilgililerdi...aslında hastaneye daha ilk girişteki danışmada görevli danışmanlardan laboratuardaki kan alan hemşireye kadar çok ilgili ve güleryüzlüler ...sırf bir kişinin büyük hatasını tüm hastaneye mal etmek elbette doğru olmaz ama bu dr benim canımı çok yaktı ..çok ..
asla bunun özürü olamaz ...asla
hep beraber göreceğiz ne olacağını .hatta bloğumdan bahsettim ve bu dr la igili yazdığımı söyledim.hülya hanım bloğumun adresini rica etti ve bende verdim
zaman en iyi gösterge ...bazı şeylerin sözde kalıp kalmayacağını göreceğiz

3 Şubat 2010 Çarşamba

MR SONUÇLARI...

Geçen gün beyin mr çektireceğim zaman önce dr a görünmem gerekti.hemen sıra yoktu ve ben randevu aldım.tam asansöre ineceğim zaman şimşekler çaktı bende.o an bu dr un kim olduğunu hatırladım...hani eski bloğumda bu yazımda bahsettiğim bir dr vardı.o dönem çektirdiğim beyin mr ında çıkan leke için gülerek '' aa çıkmaz çıkmaz dedik çıktı'' diyen doktor...
tam kapının önüne geldiğimde o kapının önünde ben ağlarken bana sırasını veren sen gençsin yavrum sen gir diyen teyze aklıma geldi ve o zaman yaşadıklarım aklıma gelince gözlerim doldu.çok gerildim.
içeri girdim ve bana 2 sene önce tekrar gelmişsiniz dedi güleryüzle...bende o an tutamadım kendimi.ve yıllardır içimde yaşadıklarımı ona söyledim kibar bi dille
***evet size 2 sene önce geldim.ve benden mr istediniz.size getirdiğim zaman çok kötü bir haldeydim.elbette ben ne olduğnu bilmiyordum ama beyinde leke çıkması demek insanı korkutuyor .siz sonuca bakarken ben sizden iyi bir haber beklerken sizin bana gülerek'' aa çıkmaz çıkmaz dedim ama çıktı'' asla unutamadım...2 sene geçti.ve ben her bu hastanenin önünden geçerken aklıma o sonucu aldığımda deli gibi ağlayarak size geldiğimde sizin gülerek bana söylediğiniz o söz aklıma geliyor .ve her seferinde gözlerim doluyor yada ağlıyorum.çok kırılmış ve çok üzülmüştüm.hiç beklemediğim bir davranıştı bir dr olarak sizden...ve 2 sene sonra ben unuttuğum için sizin burda olduğunuzu bir an şu an yine burdayım.ve şiddetli baş ağrılarım var asla geçmeyen 5 aydır '' dedim.
ve dediğime nerdeyse pişman oldum :) çünkü kadın şok oldu .gözlerini açarak dinledi şok olmuş bir halde.gözleri doldu ağladı ağlayacak.ve bana
***elçin hanım sizden çok çok özür dilerim.inanın o kadar üzüldüm ki şu an ne diyeceğimi bilemiyorum.ben bir dr olarak böyle bir hatayı nasıl yaptım.karşımda o şekilde ağlayan bir hastanın karşısında gülmenin özürü olamaz.ama sanırım o an siz çok üzüldüğünüz için ortamı toparlamak size birazcık moral vermek için gülmüş olabilirim.ama bunun asla özürü olamaz.sizde 2 sene boyunca yarattığım üzüntü için çok özür dilerim dedi...
bunları derken ağladı ağlayacak ama ...bu sefer ben biraz üzüldüm ama sonra 2 sene yaşadıklarımı düşününce sende zamanında çok üzüldün elçin dedim içimden...içimde hiç bir şeyi tutmak istemiyorum artık.aman karşımdaki kırılmasın üzülmesin diye düşünmenin karşılığı hep acı oldu benim hayatımda ! kimse acab elçin de kırılır mı diye düşünmedi
sonuçlarıma baktı ama gayet ciddi bir şekilde gülmeden :) beyin mr temiz çıktı.ama bu seferde 2 sene önce beyinde olan leke yok.
***elçin hanım iyi tamam ama o beyindeki leke nerde ? dedi.dedim ki ben nerden bilebilirim nereye gittiğini ...benden soruyor ya :) çünkü leke varsa kaybolmazmış
boyun mr ında biraz sorun var .boyunda ciddi düzleşme , bir kaç tane minik fıtık,omurilikte biraz sorun ve bundan dolayı sinirlere baskı ...ama bular bu kadar şiddetli baş ağrısı yapmazmış.
stresten uzak durun lütfen dedi.bu daha çok tetiklermiş...
şimdi geriye o yeditepe de ki prof !!!! a gidip kan tahlillerimi almak kaldı.
umarım o da temiz çıkar

1 Şubat 2010 Pazartesi

ŞİŞTİMM ! VE DR SONUCU...

Hematoloğ araştırmalarım sonucu Yeditepe Üniversitesi Hastanesi'ne gitmeye karar verdim.Karar vermesemde olurmuş aslında !!!!!
Randevu aldım gittim.Randevu saatinden 5 dk önce ordaydım.İçerde sonuçlarını gösteren bir hasta olduğunu ondan sonra beni alacaklarını söylediler.Bende beklemeye başladım.O anda odanın kapısı açıldı dr başka bir odaya gitti ve o anda aslında odada kimse olmadığını gördüm.Herhalde işi var o nedenle öyle söylediler diye düşündüm .Sonra bir hasta yakınları geldi acil görüşmek istiyoruz dediler.sekreter sizden önce randevulu hastası var bekliyor ondan sonra sizi alabilirim ancak dedi.Ama onlar ne söyledilerse sekreter odaya girdi hocaya bir şey söyledi ve bunları içeri aldı.Zaten o gün hava berbattı deli gibi kar yağıyordu ve çok üşümüştüm,gergindim.Birde bu olunca dayanamadım sekretere '' Hanımefendi bilseydim bu kadar kolay içeri alınıyor ve devlet hastanelerinden farkı yok randevu almazdım !!'' dedim.Sekreter merak etmeyin hemen alıcam hasta yakınları bir şey sorup çıkacaklar vb yuvarlak cümleler kurdu.
İçimden elçin sabır diyorum devamlı.İçeri girdim.Giderkende son 2 yılda yaptırdığım tüm tahliller götürmüştüm.Hani belki bakmak ister diye !!! İlk neyim var anlatmaya başladım ama daha 1 dk olmadan karşımda ağzı açık bir şekilde esneyen bir prof !!! takılmamaya çalıştım.baktım hiç soracağı yok elimdekiler eski sonuçlarımı görmek istermisiniz dedim.İsteksiz bir şekilde bakayım dedi.Ama ne bakmak ! çok hızlı bir şekilde sayfaları çevirdi düzgün bakmadı bile .içimden sakin ol elçin diyorum.bacağımda kızarıklık var ve bazen morarma oluşuyor dedim.baktı burda kızarıklık yok ki dedi !! benim gördüğüm şeye yok dedi ya !
beni dinledi ve '' sizden b12 tahlili isteyeceğim'' dedi.bende'' sonuçların içinde var 1 ay önce yaptırdım o sonucum artık iyi dedim.bana hayır orda öyle tahlil yok dedi.İşte orda gelenler geldi bana '' hocam anlaşılan sonuçlarıma dikkatli bakmamışsınız .baksaydınız 1 ay önce yapılmış olan sonucu görürdünüz dedim' nazik ama sert bir ifadeyle.açtı baktı '' aa pardon varmış dedi'!!!!
ve karşımda hala esnemeye devam etti .bende hafif tebessümle '' sanırım uykunuzu getirdim esnediğinize göre ! '' dedim .'' aa hayır sizinle alakası yok sadee çok yorgunum ondan !!'' dedi
beni dinledikten ve sonuçlara baktıktan sonra beni delirten yorumunu yaptı.tam bu kelimeleri kullanmadı ama sonuç oraya geldi.ona göre ben aslında hastalık hastasıyım.bu kadar 2 yıldır yaptırılan tahlilleri aslında ben zorla sanki bir sorun varmış gibi dr a gidip yaptırılmasını istiyorum.aslında benim sorunum psikolojik bir şeyim yok .ve eğer sonuçlar iyi çıkarsa ben onu bile beğenmeyip başka bir dr agidip kendi kafamda yarattığım sorunu çıkarana kadar uğraşırmışım.ve ben ona hiç güvenmiyormuşum !!!
işte orda ben tam delirdim ve tutamadım kendimi ve aynen şöyle bir konuşma yaşandı
***bakın ---bey , size sadece ufacık bir örnek vereceğim ve bu örnekten sanırım bazı şeyleri anlarsınız .umarım tabi ! benim dahiliye dr um 4 yıllık , jinekoloğum 7 yıllık,diş doktorum 17 yıllık hatta benim çocukluğumu bilen çok sevdiğim bir aile yakınımız .ve bu dr lara gittiğimde sonuçlarım temiz çıktığında bunlar kötü başka dr arayışına hiç bir zaman girmedim.ve bu kadar senedir hala onlara gidiyorsam demekki onlara güveniyorum ! ve hiç bir mantıklı insan kollarını deldirmeye meraklı olmaz.ben keyfimden bu tahlilleri istemedim. hem sizin dediğiniğiniz gibi ben bunları kendi kafamdan yaratıyorum.demir bağlama ,b12 ,kistler,hormonlardaki sorunları ve diğer iyi çıkmayan sonuçları ben mi kendi kafamdan uydurup kötü çıkardım ! ve bir dr a güven 5 dk içinde olmaz ---bey .size sonuçlarımı gösteriyorum ama siz bana ısrarla b12 tahlili yok diyorsunuz .sorarım size karşımda esneyen ve sonuçlarıma dikkatli bakmayan birine ben hemen nasıl güvenebilirim !!!'' dedim..ve nasıl rahatladım anlatamam.ama bunları söylerken bile ses tonum sakin kendimi kaybetmeden ama benim delirdiğimi anlayacak kadar nezaketi kaybetmeden içimdekileri döktüm.
bazı tahliller istedi ve ben odadan çıktım ama resmen şiştimmm.
ultrason istedi.ve benim 5 aydır geçmeyen çok şiddetli baş ağrılarım var .sabah bu ağrıyla uyanmak gece bununla yatmak çok sinir bozucu.o gün hemen nöroloğa gittim.beyin ve boyun mr çekildi..sali günü sabah belli olacakmış
ve ultrason sonuçlarım muhteşem çıktı ! spastik kolit ve her iki böbrekte bir kaç tane minik taşlar .
annem aradı merak etti sonuçları.ve beni o moral bozukluğu içinde gene güldürdü :)
cevabı aynen şu :
'' aaa dert ettiğin şeye bak kızım.geçen ay biliyorsun bendede böbreklerde kum çıktı.hiç üzülme sendeki taşları bendeki kumları aldıkmı bir güzel inşaat yaparız .hiç olmazsa işe yararlar :)''
evet anne yaparız hatta müteahhit de babam olur dedim :)
döndü birde '' elçin birde organlarını bağışlamak istiyorsun.yahu sende sağlam organ kalmadı ki.hangi birini vereceğiz.o insanlarada yazık sendekiler ona geçecek dedi :)
annem ömrümü yedi ömrümüü :)
şimdi yarın sabahı bekliyorum.eğer beyin mr sonucu temiz çıkarsa çok sevinicem.tüm gece dua ettim.2 sene önce yaşadığım o sonucu aldığımda yaşadığım şoku yaşamamak için
umarım...